Kurallarına göre oynasak olmaz mı?!




Bugün önce bir Cuma namazına gittik arkadaşlarla, bayadır gitmiyormuşum onu farkettim belki aforoz da olmuş olabilirim ama pes etmek yok yani hazır Mevlid Kandili iken de iyi bir sevap kazanırız diye hazırlandık, abdestimizi aldık koyulduk karlı yollarda Camii yolluna koyulmaya. -herkesin Mevlid Kandili kutlarım- Velhasılkelam (bu böyle miydi bilmiyorum ama Google'a yazsam ayrı yazıldığını kesin söyler bana neyse) vaazımızı dinledik, namazımızı falan kıldık çıktık Camiiden. Sonra arkadaşlar, vay gel çay içelim, vay gel Nargile içelim. Bende de para yok. Aklıma o sırada hazır Camii çıkışı, para topla dedim ama zamanımızı yoktu vazgeçtim. Bizde var falan dediler, neyse iyi bakalım dedim soğuk havada kediler bile ortalıkta gezinmiyor ama biz gittik güya Nargile içmeye. Benim ağzım Nargile istemiyor farkındayım, daha güzel ortamlarda alışkın olduğumdan 'Şampanyalı Nargile'ye falan (Hayatımda hiç içmedim bu arada maksat abartmak olsun) -Şampanyalı Nargile'yi çok kişi de bilmez zaten birkaç ay önce Ali Ağaoğlu sevgilisine ısmarlamış, belki Alman Usulüde ödemiş olabilirler pahalı baya diyeceğim- beni kesmeyecek yani böyle varoş yerler biliyorum kendimi.

Daha sonra gittik Cafe'ye oturduk, Nargile söyledi arkadaşlar önce Ananaslı Nargile(?) var dedi çocuk. -hayatımda hiç tatmadığım gibi duymadığım da bir Nargile şekli- Tamam dediler, var olanla idare etmeyi bilen arkadaşlarım var bu yönden çok şanslı hissediyorum kendimi -daha çok benim yerime para veren arkadaş, can dostumdur- ama kalbi temizde birisi olarak benim dilediğim oldu ve Nargile kalmamış çocuk gelip söyledi. Neyse tamam dedik bir çay içelim bari, içtik daha sonra yola koyulduk.







Hadiyin Bilardo oynayalım dedi arkadaşlar madem. Öncesinde yok filan dedim ama Bilardoyu severim. Özellikle Amerikan Bilardo candır. Üniversitede Fakülte Kantininde de var ama ben oralarda oynamayı sevmediğimden pek oynamam. Bir arkadaş izin aldı eve gitmek için, tamam dedik sen gelirsin mekana. Biz gittik diğer arkadaş gelene kadar takılalım dedik oynuyoruz kafamıza göre. İş ciddiye bindiğinde kurallarına göre oynarım herşeyi, hayat felsefemdir. Arkadaş geldi neyse başladık oyuna. Ben olaya tam hakim değilim ve toplara da her defasında iyi vuramadığımdan arkadaşlar kuralları biliyorlar falan sandım.

Oynuyoruz daha sonra baktım oyun kolay, ben de dedim kesin bu oyunun kurallarında bir bug var böyle olmaması lazım dedim. Açtım telefonumun Web menüsüne girdim ve arattım hemen Google amcaya Bilardo kuralları nedir diye, okuduktan sonra ne göreyim bildiğin biz 'Türk Bilardo' oynuyoruz oynadığımız oyun tamamen farklı birşey olmuş. Vay anasını satim dedim, böyle yanlış mı öğrenmeliydim Bilardoyu neyse hemen atarımı koydum böyle oyun mu olur bırakın beyler tekrar oynayacağız dedim. Olmaz falan dediler. Nasıl olmaz dedim ya kurallar böyle değil, böyle oynayamam dedim ben. -sürekli yeniliyorduk çünkü- Oyun o şekliyle bile zor bitiyorken kurallarıyla oynasaydık acaba kaç saate biterdi, kestiremiyorum gerçekten.

Bu hallerim sevilmez pek, çok konuşup oyunbozan biri olarak görülüyorum hep ama yani olması gerekeni söylerim her zaman. Birşeyi yapıyorsak bence kurallarına göre yapmalıyız çünkü bunu düşünen, oyunu icat eden zaten oyunu böyle icat etmiş ve o oyun o şekilde güzel. Aynı şeyleri zaman zaman diğer arkadaşlarımla oynadığım oyunlarda da yaşıyorum. Bence oynadığımız tüm oyunları kurallarıyla oynamalıyız. Benim ilgilendiğim nokta daha çok bana karşı tutumları yani ben kafamdan kural uydurmuyorum ki olması gerekenler bu. Biraz dertlendim de, yazmalıyım dedim eve gelince bunu.

Böyle bir gündü işte 3 Şubat 2012.

Sevgiyle kalın.


0 yorum var:

Yorum Gönder

Copyright © 3.21 — Hakkım varsa helal olsun.